Bir kitabın sayfaları
Bu günlerde aklım şiirlerde kalıyor. Aklım hayatı yaşamakta (o ne demekse!) kalıyor. Aklım, ruhum bu günlerde hayatı şiir okuyarak yokluyor. "Yoklamak." Özlediğim şeyleri düşünüyorum. Aslında özellikle düşünmüyorum, bilinçli bir çaba değil. Özlediğim şeyler, özlediğim insanlar, özlediğim yerler. Zihnim anılarımı yoklayıp duruyor. Oradalar mı, hala tazeler mi, pişman olmalı mıyım? Gibi. İşe yarar bir şeyler yapmak istiyorum. Kendim için. Pişmanlık duymamak için.
baktım rüzgarsın sen
baktım çamaşır ipini zorluyorsun
hepimizin derdi güzel yaşlanmak sevgilim
baktım bir kitabın sayfalarını çeviriyorsun
ayağına terlik giy
bildiğimiz şeylerin taşında yalınayak geziyorsun
biz satranç oyuncusuyuz sevgilim
üzerimizde kara bir leke biz satranç oyuncusuyuz
inanmıyoruz ceketlere düğmelere
inanmıyoruz takvimleri savurarak gelen geleceğe
işte yitirdik bütün taşlarımızı darmadağınık oyun tahtası
bir tek şahımız duruyor sevgilim, o da evli, iki çocuk babası
kelimeler önümüze çıkıyor sevgilim
uykumuzu bölüyor buradan çocukluğumuza kadar
buradan çocukluğumuza kadar bir telaş
içi boş kuşları kovalıyoruz ve bir sebep arıyoruz
herkese küsmek için
hemen o cumartesi buluyoruz, hemen o pazar
yaşamak çukur yerlere doluyor diyorlar
bu yüzden yıkıntıya dönüşse de yaşıyormuş insan
ama hep yıkıldığımız yeter sevgilim, biraz da kekik toplayalım
kıymetini bilmediğimiz şeyler var
yaşamak bir at gibi huysuzlanıyor kapımızda sevgilim
geçen günlere üzüldük tamam yola düşelim
düşünelim: başka günlerin duvarı daha sağlam
düşünelim: başka günlerin sokağı daha neşeli
başka evlerin kadınları erkekleri tam bir kahraman
tül perdeler uçuşurken başka evlerin pencerelerinde
bizi bir kitabın sayfaları arasında kurutuyor zaman
ama baktım sen rüzgârsın sevgilim
kitapları bir başından bir sonundan okuyorsun
başucunda bir bardak su
beni başucumda bir bardak su gibi avutuyorsun
Soluğu yine Barış Bıçakçı'nın kelimelerinin yanında aldım çünkü havalar soğudu. Çünkü mevsim sonbahardan kışa.
Kaydol:
Yorumlar (Atom)