Sesler
Yastığın çarşafla teması, kumaşın sesi, çok uçlu bir tarağın saçta çıkardığı ses, gece yarısı çıplak ayakla evin içinde dolaşırken parkelerden çıkan ses, parmakların çıtlarken çıkardığı ses, çok susayıp da uzun uzun su içerken çıkan ritmik yutkunma sesi, oh, kot ceketimin düğmeleri, ayakkabımın gıcırtısı, yan masadan çay kaşığı şakırtısı, cüzdandaki bozuklukların şıkırtısı, fişleri yırtmalı, yırtılan kağıdın sesi, köpek havlaması, her şey naylondan, poşet hışırtısı, ne rüzgarlı bir sokak, yaprakların melodisi, bozuk kaldırımlar, taşın taşta çıkardığı ses, yeşil yandı, trafik ışıklarının tedirgin edici sesi, beni aramışsın, o güzel kahkahan, biraz daha okumadan günü bitirmesem, kitap sayfalarının sesi, gözlerim kapanıyor, derin bir nefes, soluk alıp verirken çıkan o ses, gevşeyen kaslar, kapanan ışıklar, çok ısınan ampulün karanlıktaki son birkaç çıt çıt sesi, gece, gecenin sesi, kaldık yine baş başa, kafa sesim, zihnimin içi, ne çok gürültü, gecenin sonu, ritmin düşüşü, seslerin susuşu, son bir defa seslerin gürültüsü, sesin sonu.
Bir gün. Bir pazar günü.
Sokağa çıkana kadar her şey 3.tekil şahısken, ceketi giyip insanların arasına karışınca 3. tekil şahıs, oluyor sana 1. tekil şahıs.
Kaydol:
Yorumlar (Atom)